“Bölge Potansiyel Taşıyor, Ancak Panik Yapılmamalı” – Hamle Gazetesi

0


Prof. Dr. Okan Tüysüz’den Marmaris Depremi Yorumu:

Muğla’nın Marmaris ilçesi açıklarında 3 Haziran 2025 gecesi saat 02.17’de meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki depremin ardından yer bilimci Prof. Dr. Okan Tüysüz, bölgenin jeolojik yapısına ve deprem riskine dair önemli açıklamalarda bulundu. Ege Denizi’nin deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğunu vurgulayan Tüysüz, yaşanan sarsıntının bölge açısından olağan olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Okan Tüysüz’den Marmaris Depremi Yorumu:

“Ege Denizi’nde 6 Büyüklüğüne Kadar Depremler Sık Görülür”

Prof. Dr. Okan Tüysüz, Ege Denizi’nin jeolojik yapısı gereği orta büyüklükte, hatta 6 büyüklüğüne varabilen depremlerin sık yaşandığına dikkat çekerek, “Bölgenin hem deniz tabanı hem de çevresi, yani Türkiye‘nin batısı ve Yunanistan, bu tür sismik hareketlere açıktır” dedi. Tüysüz açıklamasında, gelişen teknolojik altyapı sayesinde artık daha fazla depremin ölçülebildiğini ve kamuoyuna duyurulabildiğini ekledi.

Prof. Dr. Okan Tüysüz’den Marmaris Depremi Yorumu:

“Depremin Derinliği, Hasarı Azaltan Bir Etken”

Meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki depremin, Rodos’tan Fethiye’ye uzanan fay hattı üzerinde gerçekleştiğini aktaran Tüysüz, sarsıntının yaklaşık 40 ila 70 kilometre derinlikte olduğunu belirtti. Derin depremlerin yüzeydeki etkisinin daha az olabileceğini ifade ederek, “Bu tür derin depremler geniş alanlarda hissedilse de yüzeye uzak oldukları için genellikle büyük yıkımlara neden olmazlar” dedi.

“Hasarlı Binalara Dikkat Edilmeli”

Depremin büyüklüğü ve derinliği göz önüne alındığında, ciddi bir yapısal hasar beklenmediğini belirten Tüysüz, yine de eski ve bakımsız binalarda çatlaklar oluşabileceğine dikkat çekti. Vatandaşlara uyarıda bulunan Tüysüz, “Binalarda çatlaklar varsa mutlaka uzmanlarca incelenmeli. Özellikle artçı sarsıntılar mevcut hasarları büyütebilir. Hasarlı binalara kesinlikle girilmemeli” dedi.

“Bölge, Büyük Depremler Üretme Potansiyeline Sahip”

Ege Denizi’nin geçmişte büyük depremler ürettiğini vurgulayan Tüysüz, “Rodos’tan Girit’e uzanan fay hattında, geçmişte 8.5 büyüklüğünde depremler yaşandığını biliyoruz. Bu tür depremlerin ardından tsunamiler Kıbrıs, Hatay ve hatta Mısır kıyılarında bile hissedilmişti” diyerek bölgenin taşıdığı potansiyele işaret etti.

“Birkaç Bin Yılda Bir Bu Tür Büyük Depremler Yaşanabiliyor”

Ancak bu tür büyük depremlerin tekrarlanma aralıklarının oldukça uzun olduğunu da vurgulayan Tüysüz, “Örneğin M.S. 365 yılında yaşanan 8.5 büyüklüğündeki depremin ardından, benzer bir sarsıntının ne zaman tekrarlanabileceğini net olarak söylemek mümkün değil” şeklinde konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir