Bizim sıkıntılarımız da bizim taklidimizi Türkiye’nin her noktasında, her ilde herkes yapıyor. İşte Erzincan Tulum peyniriyle hiç alakası olmayan bir peyniri benzetip, işte biri yaprak diyor, öbürü torba diyor ama satış yerlerinde de kağıda “Erzincan Tulum Peyniri” diye yapıştırıyorlar. Tüketicilerimiz bazen dikkat ediyor ama çoğunlukla dikkat edilmiyor. Bu tamamen bir emek hırsızlığıdır. Biz bunun önüne geçemiyoruz. Bu işte Erzincan’da yapıldığı zaman önüne geçiliyor, bakıyorsun Rize’de yapılıyor ya da Antalya’da yapılıyor. Türkiye’nin her tarafında bu yapılıyor. Tulum peynirinin rengini benzetiyorlar ama lezzetini, aromasını, gerisini benzetemiyorlar. Bizim peynirimiz coğrafi tescil almış, güzel, yöresel bir üründür. Kendine has kokusu, rehası, rengi vardır. Ama insanlarımız çok rahat, rengini benzetebiliyorlar, rengini benzettikten sonra götürüyorlar, tadı ve gerisi olmayınca çöpe atarlar, bize küserler. Erzincan tulum peyniri böyleyse biz bir daha tüketmeyelim diyorlar. Aslında Erzincan Tulum Peyniri çok güzel bir üründür. İşte kahvaltılarda, cevizle, üzümle, yani biz bu ürünü 4 mevsim, 3 öğün sofralarda yesek doymayız, bırakmayız. Başka bir şey istemeyiz. Ama işte bu bez torba peynirleri dediğimiz, yapma tulum dediğimiz, benzetilen tulumlar markette ya da şarküteride ya da kenar pazarlarda üzerine yapıştırılmış bir şeyde bir çubukta yazılır, “Erzincan Tulum Peyniri” gerisi yok. Bu konuda biz tüketicilerimizden çok küçük bir şey istiyoruz. Aldığınız her tulum peynirinin etiketine dikkat edin. Nerede üretilmiş ve içerisinde ne vardır? Etiket bilgilerinde yazılı. Yani tüketicilerimiz çok daha dikkatli olursa hem kandırılmamış olur hem de daha güzel bir tulum peynirine ulaşmış olurlar.”