Nurhan Keleş: GÜÇ MERKEZLERİN, PARASAL SİSTEM SAVAŞINDA, YENİ HÂKİMİYET KURMA MÜCADELESİ.

Dünya’da güç mücadelesi savaşı yoğun bir şekilde günümüzde devam etmektedir. Sizlerinde bildiğiniz üzere, daha önceki yazılarımda ifade ettiğim, Dünya’da güç mücadelesi parasal merkezli sistem olarak, yoğun bir şekilde devam etmektedir. Bunun yansımalarını dış ve iç siyasette, şuan yoğun bir şekilde görmekteyiz.
Güç merkezli küresel yapı olarak, tarihi sürecine bakıldığında, karşımıza iki önemli yapıyı görmekteyiz. İngiltere merkezli daha çok paranın güç merkezi haline geldiği, Londra City merkezli bir yapı, bir de Vatikan merkezli paranın yanında, silahın güç merkezi haline geldiği iki temel yapıyı görülmektedir.
Dünyada küresel güçlerin, 19 yüzyılda zirve yaptığı İngiltere merkezli bir yapıda, kendi emperyalist yapısı ile kurdukları Kapitalist sistemle, Vatikan merkezli yapı ile yüzyıllarca sömürdüler.
Dünyayı her alanda sömürdükleri, güç merkezli yapılara karşı o dönemde direnen, tek kalan, Adaleti merkeze alan, Adil merkezli Osmanlı Devletiydi.
Güç merkezli yapılar, birlikte her alanda işbirliğine giderek, Osmanlı Devletini askeri güç ile yıkamayacağını bildikleri için, içten devşirilmiş kişilerle, haşhaşı taktikleriyle, gizli örgütler ile Osmanlı Devletine sızarak, 1909 yılında, Abdülhamit Han’ın bir darbe ile devirerek tahttan indirdiler. Güç merkezlerine son direnen, Adil merkezli yapı olan Osmanlı Devletini yıktıklarını görüyoruz.
İngiltere ve Vatikan merkezli küresel güçlerin, güç merkezli emperyalist yapılanmaları, 1776 tarihinde kendi aralarında, birlikte anlaşarak, tarihi süreçte ABD’yi kurdular. ABD içinde iki güç kendi aralarında anlaşma yaptılar. Avrupa’da temellerini attıkları emperyalist Kapitalist sistemi, 19.yüzyılın başlarında, Yeni Dünya ABD ile tam bir sömürü canavarına, sistemine dönüştürdüler.
ABD’de Seküler Kapitalizm üzerinden, Dünya’ya tam olarak Emperyalizm ile egemen oldular.
Küresel güçler, kendi arasındaki ilk anlaşmazlık, 1914 yılında patlak verdi. Anlaşmazlık sonrasında, 1’inci Dünya savaşı yaşandı. Dünya ekonomik kriz ile yıpranan ülkeler, anlaşmazlıkları daha da yoğun patlak verince, 1939 yılında 2’inci Dünya savaşı yaşandı. Dünya o dönemde hükmeden iki güç arasında, 1945 yılında savaşın bitmesi ile 19.yüzyıldan beri süregelen, İngiltere’nin parası Sterlin merkezli parasal güç sistemi egemenliği bitirildi.
ABD’nin savaşı kazanması ile 20.yüzyılda, Dolar merkezli parasal sistem güç kazanarak, uygulamaya geçildi. Bugüne kadar ABD üzerinden, Liberal Kapitalist ekonomi sistemi ile Dünyayı FED üzerinden, Washington DC merkezli olarak, yıllarca acımasızca tüm ülkeleri ve insanlığı yine acımasızca, iki güç merkezi her alanda sömürdüler.
Güç merkezli, Liberal Kapitalist ekonomi sistemi, zaman içinde, ABD’de Doları merkeze alarak, kazandığı askeri güç ile petrol alımlarını, Dolar ile alınmasını, hakim gücü ile dayatarak, günümüze kadar gelen Petro Dolar yapıyı, Dünya’ya entegre ettiler.
Dünya’da tüm ülkeleri ve milletleri güç merkezli, emperyalist Kapitalist sistemi, Dolar ile vahşice acımasızca her ülkede uyguladılar.
Kendilerine teslim olan ülkeleri, kendi sistemleri ile daha fazla ezdiler. O ülkenin kendi kültürünü ve değerlerini de acımasızca yok ettiler. Kendilerine teslim olmayan ülkeleri de kendi devşirdikleri, kendi yetiştirdikleri, kripto kişiler ile darbeler yaparak yine o ülkeleri bir şekilde, bugüne kadar her alanda kontrol ettiler. Buna direnen ülkeleri de askeri güç ile işgal ederek ele geçirerek sindirdiler.
Güç temelli küresel merkezler, İngiltere ve Vatikan birleştiği ABD’de günümüze kadar Dolar merkezli, FED parasal sistem olarak bugüne kadar hâkimiyetini sürdürdü. İlk zamanlarda Altına endeksli olarak basılan Dolar zamanla karşılıksız olarak basılarak, güveni zamanla bilinçli olarak zedelendi. Dünya piyasasında şişen Dolar ilk 2008 krizi ile patlak vermesi ile güvenli olma durumunu da iyice bitirdiler.
Şu an Dünya’nın GSMH yaklaşık 100 Trilyon Dolar iken, karşılıksız basılan paralar yaklaşık 900 Trilyon Dolar ve ona bağlı Türev piyasaları, Tahvil, Hisse Senetleri de 3,5 Katrilyon Dolar yaklaşık seviyesine geldi. Bu Liberal Kapitalist sistemin şişen karşılıksız paraları normal şartlarda zaten patlayacaktı.
Bunu 2019 yılında patlak veren pandemi ile öyle bir kamufle ettiler ki öyle ustaca şekillendirdiler ki İnsanlığı uyutarak, yine bu durumu kendilerine, ciddi bir kazanç fırsatlarına çevirdiler. Güç temelli küresel merkezler, İngiltere ve Vatikan arasında, bu durum karşısında, ciddi anlaşmazlıklar, günümüzde pandemi ile birlikte yoğun patlak verdi.
Bu anlaşmazlıklar kendi aralarında çıkar ve fikir ayrılıkları ile yoğun bir şekilde, günümüze kadar bir sistem mücadelesine, ticari savaşlar mücadelesine dönüştü.
Dünya’da güç temelli yapı, “Merkezi Yapılar” dediğimiz, Dolara bağlı kâğıt parasal sistem ile “Merkeziyetsiz Yapılar” dediğimiz, Blockchain teknolojisine bağlı, Kripto parasal sistem mücadelesine, iki ana yapıya bölünerek şekillendi ve mücadele sistemlerine dönüştü.
Dünya’da güç temelli küresel aktör, ABD liderliğinde, kendine bağlı ülkeler ile Dolar bağlı parasal sistemi askeri gücü ile korumaya, her alanda yoğun mücadeleye girmektedir. Buna karşılık, Rusya ve Çin liderliğindeki ülkeler ile Dolar karşı bir parasal sistem mücadelesi yine ABD karşı her alanda ciddi vermekteler. Bu ülkelerin arkasında, küresel güç merkezlerin elbette hanedanları ve inançları olduğunu, özellikle ifade edeyim.
Güç merkezli iki küresel yapılar, ABD merkezli Dolar parasal sistem yapıyı, askeri güç ile korumaya giderken, Çin merkezli Kripto parasal sistem yapıyı, Kapitalizm şekil değiştirerek, sömürüyü yeni dijital kölelik olarak devam ettirmeye çalışmaktalar.
Çin uygulamaları bakıldığında, Dijital Kölelik olarak ifade edilen, yeni bir Blockchain temelli, Yapay zeka altyapısına gitmiştir.
Yapay Zeka, 6G İnternet, Akıllı yazılım uygulamaları, Nesnelerin interneti, Hologram Teknolojisi, Arttırılmış Sanal Gerçeklik, Robot yapı ile kurma mücadelesine girmiştir. Çin merkezli İnsanlığı her alanda Kripto Blockchain teknoloji tabanlı kontrol edecekleri, bir Dijital Kölelik sistem yapılanmasına, her alanda girdiklerini görmekteyiz.
Kapitalist sömürü düzenin kâğıt endeksli yapıdan, Kripto endeksli yapıya geçirme mücadelesi de insanlar tarafından artık sürdürülemeyeceğini ve sömürü çarkının artık bu şekilde Dijital Kölelik olarak devam edilemeyeceği gerekçesini ortaya koymaktadırlar.
Dünya’da birçok ülke halkları pandemi ile kontrol edilen bu yapılara zorla dayatıldığını tüm acıları ile görünce, bu yaşananlar ile ekonomi sorunlar da birleşince, büyük ölçekte her alanda bu durumu kabul etmeyip, çeşitli ayaklanmalar ile Dijital Köleliğe her alanda direnmeye gayret etmektedir.
Sevgi muhabbet ve dua ile kalın inşallah
NurHan Keleş