Sol Parti Muğla: “Okullar ticarethane değildir”

SOL Parti Muğla İl Örgütü, Türkiye’deki eğitim sistemine yönelik eleştirilerde bulunduğu bir açıklama yayınladı. Parti tarafından yapılan açıklamada, “Bu ülkenin çocukları geleceksizliğe değil aydınlık, özgür ve eşit bir geleceğe uyanacak. Şimdi örgütlenme zamanı. Şimdi geleceğimize sahip çıkma zamanı” diye ifade edildi.
“Eğitimin niteliği yok ediliyor”SOL Parti Muğla İl Örgütü tarafından yapılan açıklamada, kamu okullarının yeterli desteği almadığı belirtilerek, “AKP iktidarı altında eğitim sistemi çökertildi. Bilimsel, laik ve kamusal eğitim yok sayıldı. Okullar, tarikatların ve sermayenin ticarethanesi haline getirildi. Bugün bankalar özel okul sahibi, Eğitim Bakanlığı özel okul patronlarının elinde, müfredat gerici kuşatmaya teslim edilmiş durumda. Devletin kaynağı özel okullara akıtılırken, kamu okulları sefalet içinde bırakılıyor. Öğrenciler bir öğün yemeğe muhtaç, aileler ısınma ve temizlik gibi temel masrafları karşılamaya zorlanıyor. Özellikle kız çocukları ve yoksul ailelerin çocukları eğitimden koparılıyor. Gençler atanamıyor, işsiz kalıyor, geleceksizlik içinde bırakılıyor. Tarikat protokolleriyle okullar kuşatıldı. MESEM gibi projelerle çocuk emeği acımasızca sömürülüyor. ‘Proje okullarla’ öğretmenler sürgün ediliyor, eğitimin niteliği yok ediliyor” diye ifade edildi.
Açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:
“Bizler bu ülkenin geleceğine sahip çıkan yurttaşlarız. Bu düzeni değiştireceğiz. Eğitim kâr amacıyla değil, toplumun yararı için yapılır. Okullarda patron, öğrencide müşteri olmaz. Taleplerimiz net. Tüm özel okullar kamulaştırılacak. Parasız, laik ve bilimsel eğitim herkese sunulacak. Hiçbir öğrenci barınma, ulaşım, yemek, temizlik gibi temel ihtiyaçlar için ödeme yapmayacak. Kız çocuklarını dışlayan tüm uygulamalar son bulacak. Çocuk işçiliği sona erecek, her çocuk okula dönecek. Tarikat ve cemaatlerin okullardan temizlenmesi sağlanacak. Gençler işsizliğe ve göç zorunluluğuna mahkûm edilmeyecek.Laik, bilimsel, eşit ve kamusal eğitim bu ülkenin her çocuğunun hakkı olacak. Bu ülke Aladağ’daki yangınları bir daha yaşamayacak. Bu ülkenin çocukları geleceksizliğe değil aydınlık, özgür ve eşit bir geleceğe uyanacak. Şimdi örgütlenme zamanı. Şimdi geleceğimize sahip çıkma zamanı.”